31 Ağustos 2023
KİŞİNİN HATIRASINA HAKARET SUÇU EMSAL KARAR
EMSAL KARAR
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Sanık hakkında katılanlar … ve …’a yönelik iftira suçları ile katılan …’a yönelik hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ve eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna yönelik temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık hakkında ölen…’ya yönelik kişinin hatırasına hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın eyleminin, TCK.nın 130/1. maddesinde düzenlenen takibi şikayete bağlı suçu oluşturması ve TCK.nın 131/2. maddesinde sayılanların şikayet hakkını kullanmadığının anlaşılması karşısında, TCK.nın 73/4 ve CMK.nın 223/8. maddeleri uyarınca atılı suçtan kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi. (Yargıtay 8.Ceza Dairesi E.2017/8753 K.2019/6570 T.09.05.2019)
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
31 Mart 2015 tarihinde, Cumhuriyet Savcısı …..’ın İstanbul Adliyesinde terör örgütü mensupları tarafından şehit edilmesinin ardından, kendisine ait sosyal medya hesabından: “Devletinizin savcısını sinkaf edeyim!” şeklinde aleni bir paylaşım yapan sanığın eyleminin, TCK’nın 130/1. maddesinde düzenlenen, kişinin hatırasına hakaret suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek kamu görevlisine hakaret suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık …’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. (Yargıtay 18.Ceza Dairesi E.2019/6702 K.2020/1581 T.20.01.2020)
31 Ağustos 2023
KİŞİNİN HATIRASINA HAKARETTE UZLAŞTIRMA
Kişinin Hatırasını Hakarette Uzlaştırma
Genel haliyle, Savcılık veya Mahkeme aracılığıyla mağdur/suçtan zarar gören ile şüpheli/sanık arasında gerçekleştirilen görüşmeler ve tamamlanan prosedüre uzlaştırma denmektedir. Uzlaştırma işlemi soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı suçlarda uygulanır.
Kişinin hatırasına hakaret suçu takibi şikâyete bağlı olduğu için soruşturmanın veya kovuşturmanın her aşamasında uzlaşma ile davanın sonuçlandırılması mümkündür.
TCK’nın 73. maddesine göre şikâyet süresi suçtan zarar gören kimsenin yani mağdurun, fiili ve faili öğrendiği andan itibaren altı aydır.
Türk Ceza Kanunu’nun 131. maddesine göre, ölünün hatırasına hakaret suçu, şikâyete bağlı olarak adli makamlarca soruşturma konusu yapıla bilinir. Mağdur, şikâyet etmeden önce ölürse veya suç ölmüş olan kişinin hatırasına karşı işlenmiş ise; ölenin ikinci dereceye kadar üstsoy ve altsoyu, eş veya kardeşleri tarafından şikâyette bulunulabilir. (m.131/2)
Türk Ceza Kanunu’nda zamanaşımına ilişkin düzenlenen hükümler bu suç açısından da geçerlidir. TCK m.66/1-e’de yapılan düzenlemeye göre suçunun basit ve nitelikli hali için öngörülen dava zamanaşımı, suçun işlendiği tarihte itibaren 8 yıldır. Söz konusu zamanaşımı süresi ölünün hatırasına hakaret suçu bakımından geçerlidir.
Kişinin hatırasına hakaret suçunun yargılama mahkemesi asliye ceza mahkemesidir.
31 Ağustos 2023
KİŞİNİN HATIRASINA HAKARET SUÇU (TCK M.130)
KİŞİNİN HATIRASINA HAKARET SUÇU (TCK M.130)
Kişinin Hatırasına Hakaret Nedir?
- (1) Bir kimsenin öldükten sonra hatırasına en az üç kişiyle ihtilat ederek hakaret eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Ceza, hakaretin alenen işlenmesi halinde, altıda biri oranında artırılır.
TCK’nın 130. maddesinin 1. fıkrasında, bir kişinin hatırasına ölümünden sonra en az 3 kişi ile ihtilat edilerek hakaret edilmesi ayrı bir suç olarak düzenlenmektedir. Bu suçun alenen işlenmesi ağırlaştırıcı sebep olarak kabul edilmektedir. 130. maddenin ikinci fıkrası ise, ölünün ceset ya da kemiklerini alma veya ceset ya da kemikler hakkında tahkir edici fiillerde bulunmayı cezalandırmaktadır.
- (2) Bir ölünün kısmen veya tamamen ceset veya kemiklerini alan veya ceset veya kemikler hakkında tahkir edici fiillerde bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Türk Ceza Kanunu’nun 130/2. maddesinde düzenlenen ölünün hatırasına hakaret suçunun konusu, ölünün ceset ve kemiklerdir. Ceset ölmüş bir kimsenin veya insan suretini edinmemiş düşükler hariç olmak üzere ölü doğmuş bir çocuğun vücududur.
Suçun mağdurunu, ölü olan kişi değil, onun belirli derecedeki yakınları oluşturmaktadır. Maddede tanımlanan suçla korunan hukuki değer, karma bir özellik taşımaktadır. Söz konusu suçla ölen kişinin hatırasına yönelik saygının korunması ve ölen kişinin yakınlarının küçük düşürülmesinin önlenmesi amaçlanmıştır. Bu suçla din özgürlüğü değil bizzat ölünün kişilik hakkının ölümden sonraki etkisi korunmaktadır. Bu nedenle TCK’da bu suçların ‘’şerefe karşı suçlar’’ başlığı altında düzenlenmesi isabetli olmuştur.
Suçun unsurları:
–Ölünün hatırasına hakaret suçunun oluşabilmesi için failin en az üç kişi ile ihtilat ederek ölünün hatırasına hakaret etmesidir.
–TCK m.130/2’de belirtilen suçun maddi unsurları ceset veya kemikleri ‘almak’ veya ceset veya kemikler hakkında ‘tahkir edici fiillerde bulunmak ‘olarak öngörülmektedir.
Her iki fıkradaki suç da genel kastla işlenebilmektedir.
TCK m.130/1 bakımından salt hareket suçu olduğundan hareketle, ancak icra hareketleri bölünebiliyorsa suça teşebbüs düşünülebilir. Buna karşılık m.130/2 bakımından, ceset veya kemikleri almak seçimlik hareketleri yönünden, teşebbüs düşünülebilir. Fakat fıkrada ‘’kısmen veya tamamen’’ alan dediği için, cesedin veya kemiklerin yalnızca bir kısmının alınabilmiş olduğu durumunda da suç tamamlanmış sayılmaktadır.