18 Ocak 2022
Dava Arkadaşlığı
DAVA ARKADAŞLIĞI (HMK m.57)
Bir davada davacı ve davalı olmak üzere iki taraf bulunmakta olup davacı ya da davalı tarafında birden fazla kişinin bulunması halinde dava arkadaşlığı oluşacaktır. Dava arkadaşlığı davacı tarafta bulunuyor ise aktif dava arkadaşlığı, davalı tarafta bulunuyor ise pasif dava arkadaşlığı ortaya çıkar.
Dava arkadaşlığı, birbiriyle yakın ilişkisi bulunan davaların birlikte incelenmesi suretiyle birbirinden farklı kararlar verilmesini önler. Dava arkadaşlığı maddi hukuktan veya usul hukukundan kaynaklanan nedenlerle ortaya çıkabilir.
Dava arkadaşlığı, maddi hukukta yer alan ilişkilerin usul hukukundaki yansımasıdır. Dolayısıyla dava arkadaşlığı mecburi dava arkadaşlığı ve ihtiyari dava arkadaşlığı olarak ikiye ayrılmaktadır ve HMK’ da bu ayrım dikkate alınarak düzenleme yapılmıştır.
İhtiyari dava arkadaşlığı, yargılama sırasında davaların birleştirilmesiyle ya da taraf katılımı şeklinde de ortaya çıkabilir. İhtiyari dava arkadaşlığının bulunduğu durumlarda, birden fazla kişinin birlikte dava açması veya birden fazla kişiye karşı birlikte dava açılması mecburi dava arkadaşlığında olduğu gibi zorunlu değildir, isteğe bağlıdır. İhtiyari dava arkadaşlığında birlikte açılabilecek davalar ayrı ayrı da açılabilir. İhtiyari dava arkadaşlığında davalar birbirinden bağımsızdır ve dava arkadaşı sayısı kadar dava vardır. Yargılama ortak yürütülmektedir ancak ihtiyari dava arkadaşları, dava esnasında birbirinden bağımsız hareket edebilirler.
Zorunlu (Mecburi) Dava Arkadaşlığı (HMK m.59)
HMK m. 59 uyarınca maddi hukuka göre, bir hakkın birden fazla kimse tarafından birlikte kullanılması veya birden fazla kimseye karşı birlikte ileri sürülmesi ve tamamı hakkında tek hüküm verilmesi gereken hallerde, mecburi (zorunlu) dava arkadaşlığı vardır.
Mecburi dava arkadaşlığı aslında sübjektif dava yığılmasıdır. Bir diğer ifadeyle, burada da aynı yargılama içinde taraflara bağlı bir çokluk bulunmaktadır. Mecburi dava arkadaşları, mahkemeden kendileri adına hukuki koruma talep etmektedirler. Her bir mecburi dava arkadaşı davada taraftır dolayısıyla dava şartları da her biri bakımından ayrı ayrı incelenmektedir.
Maddi hukuktan kaynaklanan mecburi dava arkadaşlığına “maddi mecburi dava arkadaşlığı”, usul hukukundan kaynaklanan mecburi dava arkadaşlığına ise “şekli mecburi dava arkadaşlığı” denilmektedir.
Hak ve borç üzerinde birden fazla kişinin birlikte hareket etme zorunluluğu olan durumlarda bir dava sürecine girilecekse maddi bakımdan mecburi dava arkadaşlığı söz konusu olur. Elbirliği mülkiyeti (TMK m. 701 vd.) mecburi dava arkadaşlığına örnek gösterilebilir.
Maddi bakımdan mecburi dava arkadaşlığının olabileceği durumlardan ikincisi hak veya borcun bölünemez olduğu durumlardır buna örnek olarak ise bir taşınmazın birden fazla kişi tarafından kiralanması durumunda kiracılara karşı açılacak tahliye davası verilebilir.
Mecburi dava arkadaşlarından birinin davaya dâhil olmaması durumunda dava şartı olan dava takip yetkisi eksikliği söz konusu olabilir ve hâkim bunu re’sen dikkate alacak ve davanın esasına girmeden usulden reddedecektir. Fakat dava arkadaşlarından birinin eksik olması durumunda direkt red kararı vermek yerine, diğer dava arkadaşlarına eksikliği tamamlamaları için süre verilir. Sürenin bitiminde eksiklik tamamlanmamış olursa hâkim, davayı dava takip yetkisi eksikliğinden usulden reddeder.
Mecburi dava arkadaşlığında birlikte hareket etme zorunluluğu bulunmaktadır ve yargılama süresince de bütün usul işlemlerini birlikte yapmak zorundadırlar.
Dava arkadaşlarından birinin kötü niyetli olarak birlikte hareket etmemesi, duruşmaya bilerek katılmaması gibi durumlar diğerlerinin hakkına zarar vereceğinden ötürü HMK m. 60’ da duruşmaya katılmış dava arkadaşlarının yapmış oldukları usul işlemlerinin, usulüne uygun olarak davet edildikleri halde duruşmaya gelmemiş olan dava arkadaşları bakımından da hüküm ifade edeceği düzenlenmiştir.
Maddi mecburi dava arkadaşlığında ortada dava arkadaşı sayısı kadar değil sadece bir dava bulunmaktadır. Mahkeme, dava arkadaşlarının tamamı hakkında tek bir karar vermek zorundadır; bazıları bakımından kabul bazıları bakımından red kararı verilmesi mümkün değildir. Maddi mecburi dava arkadaşları, verilen karara karşı ancak hep birlikte kanun yoluna başvurabilirler, hükmü hep birlikte icraya koyabilirler.
Maddi mecburi dava arkadaşları eğer davayı kaybettiyse yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilebilirler. Mahkeme, dava arkadaşlarına yargılama giderlerini davayla ilgilerine göre sorumlulukları oranında paylaştırabileceği gibi, yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu tutulmalarına da karar verebilir.
Şekli bakımdan mecburi dava arkadaşlığında birden fazla kişiye karşı dava açılmasında maddi hukuktan kaynaklı bir zorunluluk olmadığı halde, taraflar arasındaki hukuki uyuşmazlığın daha sağlıklı karara bağlanabilmesi ve gerçeğin ortaya çıkabilmesi açısından kanun gereği birden fazla kişiye karşı dava açmak zorunludur.
Şekli bakımdan mecburi dava arkadaşlığında dava, davalılardan sadece birine karşı açılırsa hâkim bu noksanlığı re’sen dikkate alacaktır. Diğer davalıların davaya dâhil edilmesi için tarafa süre verilmeli, eğer söz konusu eksiklik süresi içinde tamamlanmazsa davacının dava takip yetkisine sahip olmaması sebebiyle davanın usulden reddedilmesi gerekir.
Şekli bakımdan mecburi dava arkadaşlığı sadece kanunda belirtilen durumlarda ve sadece davalı taraf açısından söz konusu olabilir. Bu kuruma ilişkin şu örnekler verilebilir;
Soybağının reddi davasının, ana ve çocuğa karşı veya ana ve kocaya karşı birlikte açılması zorunludur. (TMK m. 286) Dava, koca tarafından açıldığında davalı tarafta ana ve çocuk şekli bakımdan mecburi dava arkadaşı olarak bulunacak ancak dava, çocuk tarafından açıldığında davalı tarafta ana ve koca şekli bakımdan mecburi dava arkadaşı olarak yer alacaklardır.
Tapusuz taşınmazlar için, olağanüstü zamanaşımına dayanarak açılan tescil davasının Hazine’ ye ve ilgili kamu tüzel kişilerine karşı birlikte açılması zorunludur (TMK m. 713/ III).
Asli müdahale davasının davalısı olan ilk davanın davacısı ve davalısı arasındaki ilişki, şekli bakımdan mecburi dava arkadaşlığıdır (HMK m. 65).
Hacizdeki iptal davasının, borçluya ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kişilere (veya bunların mirasçılarına) karşı açılması zorunludur (İİK m. 282).
Cumhuriyet savcısının açacağı evlenmenin mutlak butlanla malul olduğuna ilişkin davada her iki eş, birlikte davalı olarak gösterilir (TMK m. 146, 1).
Resmi bir senetteki yazı veya imzayı inkâr eden taraf, bu iddiasını ancak senet lehine düzenlenmiş olanla, senede resmiyet kazandıran kişiye karşı müstakil bir dava açmak suretiyle ileri sürebilir. Bu davada resmi senet lehine düzenlenmiş olan kişiyle senede resmiyet veren kişi, şekli mecburi dava arkadaşı olurlar (HMK m. 294).
İhtiyari Dava Arkadaşlığı
Birlikte dava açma hakkı olanlar, davalarını birlikte açmak zorunda değillerdir. Bu kişilerden her biri ayrı ayrı da birlikte de dava açabilirler. Davaları arasında Kanun’da belirtilen biçimde ilişki olan birden fazla kişi, davanın davacı veya davalı tarafında birlikte bulunabilirler. Fakat bu durum, mecburi dava arkadaşlığından farklı olarak, taraflara kanunla getirilen bir zorunluluk olmayıp tarafların isteği doğrultusunda oluşabilecektir. Burada davalar arasında aranan bağlantı şartı mecburi dava arkadaşlığındaki gibi sıkı bir bağlantı şartı değildir.
İhtiyari dava arkadaşlığını ortaya çıkaran nedenlerin bulunması durumunda, birden fazla kişinin birlikte dava açması ya da birden fazla kişiye karşı birlikte dava açılması ile birlikte ihtiyari dava arkadaşlığı ortaya çıkabilir. Buna ek olarak ayrı açılan davaların birleştirilmesi veya iradi taraf değişikliği (taraf katılımı) yapılması yoluyla da ihtiyari dava arkadaşlığı oluşabilir.
İhtiyari dava arkadaşlığının mümkün olduğu haller, HMK m. 57’ de düzenlenmiştir. İhtiyari dava arkadaşlığının söz konusu olacağı üç hal, m. 57’ de şu şekilde düzenlenmiştir:
1-Davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun elbirliğiyle mülkiyet dışında bir sebeple ortak olması,
2-Ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri,
3-Davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukuki sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması.
İhtiyari dava arkadaşlığı kurumunun amaçları usul ekonomisini gerçekleştirmek, çelişkili kararlar verilmesine engel olmak, taraf menfaatini sağlamak ve adil yargılanmayı gerçekleştirmektir.
İhtiyari dava arkadaşlığı davalılar arasında oluşuyorsa, dava bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir.
Bütün dava arkadaşları bakımından ortak olan bir iddia ve savunma varsa eğer, ihtiyari dava arkadaşlarından birinin bunu ileri sürmesinden diğerleri de faydalanır. Buna göre, ileri sürülen def’inin niteliğine göre diğer ihtiyari dava arkadaşlarına etki edip etmediği değerlendirilmelidir. Bunun için söz konusu def’inin kanunda açıkça düzenlenmiş bir ilişkiye dayanması gerekir. Müteselsil borçluluk ilişkisi buna örnek olarak verilebilir. İşte bu durumda dava arkadaşlarından birinin ortak def’iyi ileri sürmesi diğerlerine de etki edecektir. Zamanaşımı def’i, teselsül ilişkisinden kaynaklanmadığı için birisi tarafından ileri sürülen zamanaşımı def’i yalnızca kendisini ilgilendirir, diğerleri hakkında hüküm ve sonuç doğurmaz.”
İhtiyari dava arkadaşlığında mahkeme, her dava arkadaşı açısından ayrı karar verebileceği gibi hepsi için aynı kararı da verebilir. İhtiyari dava arkadaşlarından birinin talebi reddedilirken diğerininki kabul edilebilir. Dava arkadaşları bakımından farklı kararlar verilmesi halinde mahkeme hükümde bunları mutlaka göstermelidir.
Dava, dava arkadaşlarının lehine sonuçlanmışsa mahkeme, dava arkadaşları lehine karşı tarafı yargılama giderlerine ve kendilerini vekille temsil ettirmişlerse vekâlet ücretine mahkûm eder. İhtiyari dava arkadaşları kendilerini tek vekille temsil ettirmiş olsalar dahi vekâlet ücretine her dava arkadaşı açısından ayrı ayrı hükmedilmesi gerekir.
İhtiyari dava arkadaşlığında davalar birbirinden bağımsızdır. Bu nedenle dava arkadaşları hükmü kendisi için kendi başına istinaf veya temyiz edebilir. İstinaf ve temyiz sınırı ise her dava arkadaşı açısından ayrı ayrı değerlendirilecektir. Kanun yoluna başvuru süresi, her dava arkadaşı bakımından kararın ona tebliğinden itibaren başlayacaktır. Süresinde istinaf veya temyiz yoluna başvurmayan ihtiyari dava arkadaşları hakkında hüküm kesinleşeceği için kanun yoluna başvurmuş olan diğer dava arkadaşlarının başvurusundan yararlanamaz.

İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarında toplumsal cinsiyet, cinsel suçlar gibi alanlarda gönüllü çalışmalar yürütmekte. Bir süredir Polat & Polat Avukat Ortaklığında öğrenci stajyerlik yapmakla beraber web sitesindeki metinlerin yazılmasıyla ilgileniyor.
Yasal Uyarı
Bu sayfadaki içerikler hukuk fakültesi öğrencileri tarafından hazırlanmış, içeriğin planlaması ve kontrolü büromuz avukatları tarafından yapılmıştır. Bu sayfada yer hazırlanan hukuki bilgiler, hukukçulara ve genel hatlarıyla konu hakkında fikir edinmek isteyen kişilere yöneliktir. Bu bilgilerin doğruluğunu temin etmek için azami çabayı göstermekle birlikte; bilgilerin somut olaya göre geçerliliğinin değişebileceğini veya yasal değişikliklerle güncelliğini yitirebileceğini, avukatlarımızın hukuki görüşleriyle yargılama yetkisine sahip mercilerin görüşlerinin yer yer birbirinden ayrılabileceğini hatırlatmak isteriz.